USTALAR ve TORUNLARI-2

İtalya ile ilgili fotoğrafları bir dosyaya sığdıramayınca 2. dosyayı yapmak durumunda kaldım. Aslında niyetim, ilk dosyanın hemen ardından bu dosyayı hazırlamaktı. Bağ, bahçe işlerinden bir türlü fırsat bulamayınca kopukluk oldu açıkçası. Özür diliyorum.
Malum benim güzel ülkemde gün geçmiyor ki bir camii ve meydan tartışması sürüp gidiyor. Taksim Meydanı'na  camii yapılsın mı, yapılmasın mı? Ben kendimi bildim bileli, bu tartışma sürüp gidiyor. Sanki benim güzel ülkemin her tarafı "MEYDAN"dan geçilmiyor. Bu yazıyı okuyup da sakın beni camii düşmanı falan sanmayın çok üzülürüm. Camii yapılmasına yapılsın da Taksim gibi, İstanbul'un zaten az olan meydanlarından birinin göbeğine değil. İnsan bir taraftan da "Keşke atalarımız Taksim'in göbeğine şanımıza yaraşır bir camii dikseydi, biz de bu boş tartışmalarla uğraşmasaydık" diyor.
Neyse bakın el oğlu ülkeyi binlerce yıl önce dizayn etmiş ve ne güzel koruyor.

Burası Roma'da arkeolojik bir alan. Romalılardan kalma.

Burası da 19 yüzyılda yapılan  II. Vittoriano Anıtı ve meydan.

Cumhuriyet Meydanı
Kent, 4 bir tarafına çeşitli dönemlerde yapılmış birbirinden güzel meydanlar sayesinde "NEFES" alıyor.

Nereden bakarsanız bakın, tarihi eserler bütün ihtişamıyla karşınızda. Ağaçlar bile düzenli traş oluyor manzara kapanmasın diye.

Benim güzel ülkemin güzel insanları gerekli önlem alınmadığı için "ŞANSA YAŞARKEN" el oğlu inşaat iskelesine bakın neler yapmış. Çok basit gibi görünen bu basit detayları neden düşünemeyiz... 

                 

Bir zamanların kapı 

zillerini ne güzel de

 korumuşlar

Yüzlerce yıldır orjinalliğini koruyan bu demir aksamın halka kısmına at bağlanır, üst kısmınaysa geceleri  sokak aydıtlatması için meşale konurmuş.

Bugün artık at bağlanmıyor. Ancak, sokakları çok güzel aydınlatıyor "USTALARIN TORUNLARI"...

Azrail fotoğraf çektiğimi görünce beni yanına çağırdı. Bende "BUYUR" dedim. "Bastır koçum 1 Euro'yu" dedi...

Işığımın yettiği kadar...

Minnetle.